Akut pankreatit tanısı genellikle aşağıdaki üç kriterden en az ikisinin varlığı ile konur:

(1) Akut pankreatitin karakteristik özelliği olan karın ağrısı, (2) Serum lipaz veya amilaz düzeylerinin normalin üst sınırının üç katından fazla olması, (3) Abdominal görüntülemede görülen karakteristik bulgular.

Serum amilaz seviyeleri, makroamilazemi, böbrek yetmezliği, tükürük bezi hastalığı, karaciğer hastalığı, apandisit, kolesistit, bağırsak tıkanıklığı gibi bir dizi durumda yüksek olabilir. Yüksek lipaz düzeylerinin, amilaz düzeyleriyle karşılaştırıldığında pankreatit açısından daha yüksek duyarlılığa ve özgüllüğe sahip olduğu kabul edilmektedir. Alkol ve hipertrigliserideminin neden olduğu akut pankreatit vakalarında, özellikle hastalığın erken döneminde, amilaz düzeyleri hatalı negatif olabilir.

Pankreatitin nedeni olarak safra taşlarını veya başka bir obstrüktif süreci değerlendirmek için alanin transaminaz (ALT), aspartat transaminaz (AST) ve bilirubin düzeyleri ölçülmelidir. Kalsiyum ve serum trigliserit düzeyleri, özellikle safra taşının olmadığı veya ciddi alkol kullanım öyküsünün olduğu durumlarda etiyolojinin belirlenmesinde de faydalı olabilir (trigliserid düzeyleri >1000 mg/dL).

BT yalnızca aşağıdaki üç durumda önerilir:

(1) Tanısal belirsizlik durumlarında (örn. atipik karın ağrısı) veya yüksek klinik şüphe ortamında normal pankreatik enzim düzeyleri; (2) Diğer şüpheli karın içi patolojiyi (örneğin bağırsak tıkanıklığı veya aort anevrizması) dışlamak için; (3) En az 48 ila 72 saat sonra uygun tedaviye yanıt vermeyen hastalardaki komplikasyonları değerlendirmek.

Pankreatit komplikasyonlarının BT ile değerlendirilmesi, başvurudan en az 3 ila 7 gün sonra yapıldığında çok faydalıdır çünkü pankreas nekrozunun BT bulguları sıklıkla erken tespit edilmez ve abseler ve psödokistler genellikle semptomların başlamasından birkaç hafta sonrasına kadar gelişmez.

Dr. Hilal YAĞCI KAYNAKÇA: Rosen's Emergency Medicine: Concepts and Clinical Practice, Tenth Edition