ERiŞKiNDE HiPERTANSiF ACiLLER
Yüksek kan basıncına sahip hastalarda akut , devam eden hedef organ hasarı belirtileri ve semptomları olması hipertansif acil durumdur. Hipertansif aciller, önceden bilinen hipertansiyonu olan veya olmayan hastalarda gelişebilir.
DEĞERLENDİRME VE TEŞHİS
Şiddetli yüksek kan basıncı (veya mevcut basınç <180/120 mmHg olsa bile, önceden normal bir başlangıç üzerinde kan basıncında akut bir artış) ile başvuran hastalarda öykü ve fizik muayene, aşağıdakilerden herhangi birinin mevcut olup olmadığını belirlemelidir: Akut kafa travması veya travma Ajitasyon, deliryum, stupor, nöbetler veya görme bozuklukları gibi genelleştirilmiş nörolojik semptomlar İskemik veya hemorajik inmeye bağlı olabilecek fokal nörolojik semptomlar 3. Ve 4. derece hipertansif retinopati ile uyumlu funduskopi ile görülen taze alev kanamaları, eksüdalar (pamuk-yün lekeleri) veya papilödem Artmış kafa içi basıncının bir işareti olabilen bulantı ve kusma Miyokardiyal iskemi veya aort diseksiyonuna bağlı olabilecek göğüs rahatsızlığı veya ağrısı Aort diseksiyonuna bağlı olabilecek akut, şiddetli sırt ağrısı Akciğer ödemine bağlı olabilen nefes darlığı Gebelik, preeklampsi olabilir veya eklampsi gelişebilir Kokain, amfetamin veya monoamin oksidaz inhibitörleri gibi ilaçların kullanımı Yakın zamanda antihipertansif ajanların kesilmesi Ek olarak, hedeflenen klinik semptom veya bulgularla ilişkili hedef organ hasarının varlığını değerlendirmek için aşağıdaki testler yapılmalıdır:
Elektrokardiyografi Konvansiyonel göğüs radyografisi İdrar tahlili Serum elektrolitleri ve serum kreatinin Kardiyak biyobelirteçler Beynin bilgisayarlı tomografisi (BT) veya manyetik rezonans görüntülemesi (MRI) Göğüs veya transözofageal ekokardiyografinin kontrastlı BT veya MRG'si
TEDAVİAjan seçimi ve kan basıncı hedefi de dahil olmak üzere optimal tedavi, spesifik hipertansif acil duruma göre değişir Kan basıncını çok hızlı veya çok fazla düşürmek genellikle akıllıca değildir, çünkü daha yüksek kan basıncı düzeyine (yani otoregülasyon) alışmış vasküler yataklarda iskemik hasar meydana gelebilir. Çoğu hipertansif acil durum için, ortalama arter basıncı ilk saatte yaklaşık yüzde 10 ila 20 oranında ve sonraki 23 saatte yüzde 5 ila 15 oranında kademeli olarak azaltılmalıdır Bu genellikle ilk saat için <180/<120 mmHg ve sonraki 23 saat için <160/<110 mmHg hedef kan basıncı ile sonuçlanır İlk gün boyunca kademeli kan basıncını düşürmenin başlıca istisnaları şunlardır: İskemik inmenin akut fazı - Kan basıncı, reperfüzyon tedavisi için aday olan hastalarda ≥185/110 mmHg (tablo 1) veya reperfüzyon adayı olmayan hastalarda (trombolitik) ≥220/120 mmHg olmadıkça genellikle düşürülmez. Akut aort diseksiyonu – Aort kesme kuvvetlerini azaltmak için sistolik kan basıncı hızla 100 ila 120 mmHg (20 dakikada ulaşılacak) bir hedefe düşürülmelidir. İntraserebral kanama – Bu tür hastalarda antihipertansif tedavinin hedefleri değişkendir. Yoğun bakım ünitesinde uygun bir süre (genellikle 8 ila 24 saat) hedeflenen kan basıncı kontrolünden sonra, genellikle ağızdan ilaçlar verilir ve ilk intravenöz tedavi azaltılır ve kesilir. Kafa travması - Kafa içi basıncının arttığı kafa travması, kan basıncında ciddi yükselmelere neden olabilir. Hipertansiyon genellikle bu durumda sadece serebral perfüzyon basıncı (ortalama arter basıncı eksi kafa içi basıncı) >120 mmHg ve kafa içi basıncı >20 mmHg ise tedavi edilir. Kan basıncındaki agresif düşüşler daha kötü sonuçlarla ilişkili olduğundan, tedavinin yoğunluğu konusunda son derece dikkatli olunması önerilir.‼️
TAKİP İkincil hipertansiyon nedenleri, diğer hipertansif popülasyonlara kıyasla hipertansif acil durumu olan hastalarda daha yaygındır. Bu nedenle, hipertansif acil durumu olan hastalar, sekonder hipertansiyonun yaygın formları ve eğer düşündürücü klinik ipuçları varsa, sekonder hipertansiyonun daha az yaygın nedenleri açısından değerlendirilmelidir. Hipertansif acil durumdaki bir hasta için bakımın en önemli yönü, yüksek kalitede ayaktan takip imkanının sağlanmasıdır Takipsiz hastaların büyük bir kısmı tekrarlayan hipertansif acil durumla hastaneye dönecektir. Dr. Şeref BÜYÜKAY
Kaynakça: