Femur boyun kırıkları sıklıkla femoral sirkümfleks arter yaralanması ve dolaşım bozukluğuna sebep olur. Kapsüler damarlar yaralandığında avasküler nekroz %15 ila %35 oranında gelişmektedir. Sıklıkla yaşlılarda görülür, kadınlarda daha sıktır. (K:E 4:1) Düşme en sık sebebidir; stres veya travmatik femur boyun kırıkları gençlerde görülebilir. Fiziksel aktivite seviyesini veya egzersiz rutinini değiştiren hastalarda stres kırığı olabilir.  Hastaların sistemik hastalıkları ve metabolik bozuklukları öğrenilmelidir.  Daha önceki/yeni alınmış kanser tanıları, radyoterapi veya kemoterapi tedavisi predispozan faktör olabilir, patolojik kırıkları akla getirmelidir.  Hastaların inhale steroidler dahil steroid kullanımını bilmek avasküler nekroz riskini artırdığından dolayı önemlidir.  Düşük enerjili mekanizmalara bağlı kırıklarda ise her yaş grubu açısından malignite riski akla gelmelidir.  Femur boyun kırıkları deplase olan ve deplase olmayan şeklinde sınıflandırılmaktadır. Tüm kırıkların %15 – 20’si deplase olmayan kırıklardır. Kırık çizgisi oldukça belirsizdir.  Deplasmanın eşlik etmediği kırıklarda hastalar bir şekilde hareketli olabilirler, deplasmanın olduğu kırıklarda ise hastalar ekleme ağırlık yükleyemezler. Deplase fraktürler etkilenen ekstremitede kısalık, eksternal rotasyona sebep olurlar. Yaşamı tehdit eden durumlar ele alındıktan sonra yaralı ekstremite dikkatle değerlendirilebilir. Kırık saptanır saptanmaz ekstremite rahat bir pozisyona alınmalıdır. Eksternal immobilizasyona gerek yoktur. ‼️Kemik traksiyonu kontrendikedir, avasküler nekroza sebep olabilir. Bacağın konumu radyografik bulgulara dair ipucu verebilir. Dış rotasyon, abduksiyon ve kısalma, yerinden çıkmış femur boynu kırığını düşündürür. Kısalma ile birlikte dış rotasyon intertrokanterik kırığı düşündürür.İnspeksiyon; solgunluk, ekimoz, asimetri veya deformiteyi ortaya çıkarabilir. Aktif ve pasif hareket açıklığı ve kas kuvvetinin değerlendirilmesi ağrıdan kaynaklı sınırlanabilir. ⁉️Muayenede ayrıca herhangi bir arteriyel yaralanma belirtisi olup olmadığı da incelenmelidir. Femoral, popliteal, dorsalis pedis ve posterior tibial nabızların tümü değerlendirilmelidir. Femoral patolojisi olan hastaların sıklıkla hemodinamik stabilizasyona ihtiyacı vardır. Hem yaralanmadan hem de sonraki ameliyattan kaynaklanan kan kaybı riski nedeniyle, travmatik kalça veya femur kırığı olan hastalara, transfüzyon gerekliliğinin ortaya çıkması ihtimaline karşı hazırlanılması gerekir. Hemodinamik dengesizlik, 3 üniteye kadar kan kaybıyla sonuçlanabilir. Yaşlı hastalar, yaralanmadan önce dehidratasyon veya eşlik eden hastalıklar nedeniyle hipovolemik olabilir ve bu durum daha fazla kan kaybıyla daha da kötüleşebilir. Operatif onarım, hasta resüsite edildikten ve ameliyat öncesi optimal duruma getirildikten sonra gerçekleştirilmelidir. Nörolojik değerlendirmede siyatik sinirin hasarlanmasına bağlı olarak diz arkası kaslarda zayıflık ve/veya uyluğun arka kısmında ve diz altında hipoestezi; ve femoral sinir hasarına bağlı olarak uyluğun ön kısmında hipoestezi ve/veya quadriceps kaslarında zayıflık izlenebilir.       Dr. Umut KELEŞ       KAYNAKÇA: Rosen's Emergency Medicine: Concepts and Clinical Practice, Tenth Edition, Femur and Hip Injuries, Michael K. Abraham and Michael C. Bond