KUR (kronik idrar retansiyonu) ile ilgili iki endişe, her ikisi de üst sistem hasarına ve böbrek fonksiyonunun bozulmasına yol açabilen potansiyel enfeksiyon riski ve yüksek mesane basınçlarıdır. Ancak bunların gerçek riski ve klinik önemi KUR'lu kadınlarda tam olarak tanımlanmamıştır. KUR'lu kadınlar için, idrar yolu enfeksiyonunun (İYE), bakteriüriye ve ardından enfeksiyona yol açan idrarın tutulması ve durgunluğundan kaynaklandığı düşünülmektedir. Bununla birlikte, veriler karışık olduğundan, KUR' nin kadınlarda bakteriüri için gerçekten bir risk faktörü olup olmadığı belirsizdir. Menopoz sonrası kadınlar üzerinde yapılan bir çalışmada, kültürle kanıtlanmış enfeksiyonları olan kadınların, enfeksiyonu olmayan kadınlara kıyasla herhangi bir kalıntı hacmine sahip olma olasılığı daha yüksekti (yüzde 23'e karşı yüzde 2). Buna karşılık, huzurevinde kalanlarla yapılan çalışmalarda işeme sonrası rezidü (PVR) ile İYE arasında bir ilişki bulunmamıştır ve yüksek PVR ≥100 mL daha büyük bir İYE riski oluşturmamıştır. Daha genç kadınlarda da benzer bulgular bildirilmiştir. Üniversite çağındaki 213 kadınla yapılan bir çalışmada, tekrarlayan İYE' si olan ve olmayan kadınlar arasında ortalama PVR açısından bir fark yoktu (sırasıyla ortalama PVR 43'e karşı 49 mL). CUR, yüksek basınçta depolamanın eşlik etmesi durumunda, yüksek mesane basınçlarının üst üriner sisteme iletilmesi yoluyla böbrek hasarına neden olma potansiyeline sahiptir. Retansiyon, mesane basıncı ve üst sistem hastalığı arasındaki ilişkiyi inceleyen literatürün çoğu nörolojik hastalığı olan hastalarda veya mesane çıkım obstrüksiyonu (BOO) olan erkeklerde olmuştur. Buna karşılık, nörolojik olarak intakt kadınlarda KUR'nin çoğu, BOO'dan ziyade detrusor yetersizliğinden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle, nörojenik olmayan KUR'si olan kadınların, yüksek detrusor basınçlarından kaynaklanan böbrek hasarı riski altında olmaları olası değildir. Bir hasta Amerikan Üroloji Derneği'nin (AUA) CUR tanımını karşılıyorsa (en az iki ayrı durumda belgelenen en az altı ay boyunca PVR >300 mL), renal ultrason ve serum kreatinin ölçümü tavsiye edilir. Ek olarak, AUA Kalite Geliştirme ve Hasta Güvenliği çalışma grubu, böbrek hastalığı açısından yüksek risk altındaki KUR hastalarını, eşlik eden hidronefroz, hidroüreter, mesane taşları, Evre 3 kronik böbrek hastalığı veya tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları veya ürosepsisi olanlar olarak tanımlamıştır.