Vertigonun semptomatik tedavisinde kullanılan ilaçlar nelerdir?
Vestibüler semptomları bastırmak için kullanılan ilaçlar, en az birkaç saat veya gün süren akut vertigo ataklarını hafifletmek için kullanılır. Bu ilaçlar, atak sıklığının çok fazla olduğu durumlar dışında, iyi huylu paroksismal pozisyonel vertigo gibi çok kısa süren vertigo atakları için yararlı değildir. Vestibüler sistemi baskılamak ve/veya ilişkili bulantı ve kusmayı azaltmak için üç genel ilaç sınıfı kullanılabilir.Antihistaminikler: Meclizin , dimenhidrinat , difenhidramin
Benzodiazepinler: Diazepam , lorazepam , klonazepam , alprazolam
Antiemetikler: Ondansetron , proklorperazin , prometazin , metoklopramid , domperidon Bu ilaçlar, özellikle yan etkiler endişesinin çok önemli olmadığı akut durumlarda, vertigoyu iyileştirmede etkilidir. Yanıtlar genellikle dozla ilişkilidir. Antihistaminikler çoğu hastada tercih edilen ilaçlardır; meclizine gebelikte tercih edilen ilaçtır. Benzodiazepinler yatıştırıcı olabilir ve antihistaminikler yeterince etkili olmadığında kullanılır. Fenotiyazin antiemetikleri (örneğin, proklorperazin , prometazin ) de daha sakinleştiricidir ve genellikle şiddetli kusması olan hastalar için ayrılmıştır. Ondansetron , özellikle oral hızlı çözünen preparatlar, akut vertigo ile ilişkili bulantı ve kusma için de yardımcı olabilir. Doz sınırlayıcı olabilen sedasyon dışında, bu ilaçların yan etkileri genellikle minimaldir. Ekstrapiramidal semptomlar, fenotiyazin antiemetikleri ve metoklopramid ile bir risktir, ancak kan-beyin bariyerini geçmeyen bir periferik dopaminerjik antagonist olan domperidon ile daha az risk taşır. Semptomatik tedaviler, şiddetli semptomlar ve kusmanın kesilmesinden sonra (genellikle bir veya iki gün içinde) beynin vestibüler kayba uzun süreli adaptasyonundan ödün vermemek için mümkün olan en kısa sürede durdurulmalıdır. Hayvan modellerinde yapılan bazı çalışmalar, bu ilaçların (özellikle benzodiazepinler ve fenotiyazin antiemetikleri) kullanımının, bozulmuş merkezi vestibüler kompanzasyon ile ilişkili olduğunu göstermiştir.
Dr. Ebru KATAR KAYNAKÇA: