Temeller Kistler jinekolojik kitlelerin en sık nedenidir. Yaşamın herhangi bir aşamasında ortaya çıkarlar ancak menstruasyonla ilişkili yumurtalıktaki döngüsel değişiklikler nedeniyle üreme yıllarında en sık görülürler . Menopoz öncesi ve menopoz sonrası kadınlarda yumurtalık kistlerinin çoğu iyi huyludur ve müdahale gerektirmeden düzelir, ancak bazen kötü huylu olabilir veya kanama veya torsiyon gibi komplikasyonlarla ilişkili olabilir. En sık görülen kist türü, yırtılmayan veya gerilemeyen bir folikülden gelişen basit foliküler veya fonksiyonel kisttir ve çapı 3,0 cm'yi aştığında patolojik olarak tanımlanır. Foliküler kistler tipik olarak ince duvarlıdır ve berrak sıvıyla doludur, oysa korpus luteal kist sıklıkla hemorajik sıvıyla doldurulur. Yumurtalıkta endometriomalar (sıklıkla "çikolata kistleri" olarak adlandırılır), iyi huylu kistik teratom veya dermoid kist gibi neoplastik olmayan lezyonlar, fibroma, kistadenom ve çeşitli malign neoplazm türleri dahil olmak üzere başka birçok kistik kitle türü oluşabilir.  

Klinik özellikler Yumurtalık kisti olan hastaların en sık görülen belirtisi pelvik ağrıdır. Foliküler kistin rüptürü geçici pelvik ağrıya neden olabilir, disparoni ile ilişkili olabilir veya asemptomatik olabilir. Foliküler kist, ince ve kırılgan duvarı nedeniyle cinsel ilişki sırasında veya pelvik muayene sırasında patlayabilir. Foliküler kistler nadiren kanama ile ilişkilidir. Korpus luteal kistin ortaya çıkışı asemptomatik bir kitleden donuk, kronik pelvik ağrıya ve rüptürle ilişkili şiddetli ağrıya kadar değişebilir. Korpus luteal kistin rüptürü sıklıkla önemli derecede kanama ile ilişkilidir. Foliküler kistlerde olduğu gibi yırtılma, pelvik muayene, cinsel ilişki, egzersiz veya travma sonrasında meydana gelebilir. Büyük veya karmaşık bir kistin rüptürü şiddetli ağrıya ve peritoneal belirtilere neden olabilir. Bazen rutin pelvik muayenede asemptomatik bir kitle olarak büyük bir kist keşfedilebilir, ancak bu nadirdir.  

💉Laboratuvar testleri Pelvik ağrı veya pelvik kitlenin değerlendirilmesindeki ilk adım, idrar veya serum β-insan koryonik gonadotropin (β-hCG) testi ile gebeliğin dışlanmasıdır. Stabil olmayan hastada hematokrit kan kaybının bir belirteci olarak değerli olabilir. Serum antijeni CA-125, epitelyal yumurtalık kanseri olan kadınların %80'inde yükselir, ancak aynı zamanda endometriozis, hamilelik ve pelvik inflamatuar bozukluk gibi malign olmayan durumlarda da yükselebilir, bu da acil durumlarda yararlılığını sınırlandırır.  

🌠Ultrasonografi Ultrasonografi, kistler ve kitleler de dahil olmak üzere tüm yumurtalık patolojik süreçlerini ve lezyonlarını teşhis etmek ve karakterize etmek için kullanılır. Adneksiyal kitlelerin yaklaşık %90'ı yalnızca ultrason görüntüleme ile yeterince karakterize edilebilir. Transabdominal ve endovajinal muayeneler yararlı bilgiler sağlar. Transabdominal yaklaşım sonografik pencere olarak dolu mesane ile gerçekleştirilir. Pelvisin genel bir görünümünü sağlar ve büyük kitleleri ve pelvik serbest sıvıyı görselleştirir. Artefaktı azaltmak için mesane boşken yapılması gereken endovajinal prob kullanımı yumurtalığın detaylı bir resmini sağlar. Foliküller yumurtalığın normal mimarisinin bir parçasıdır ve genellikle çapları 1,0 cm'den küçüktür, oysa baskın folikülün boyutu yumurtlama sırasında 2,5 cm'ye kadar çıkabilir. Taramanın zamanına, pıhtı oluşumunun ve erimenin derecesine bağlı olarak kanama görülebilir; seri yatak başı abdominal ultrason görüntüleme aynı zamanda hemorajik kist rüptürü durumunda kötüleşen hemoperitoneumu saptamak için hızlı bir değerlendirme aracı olarak da kullanılabilir. Maligniteyi düşündüren ultrason bulguları arasında iç septasyonlar, kistik yapılar içindeki katı elementler, kalınlaşmış duvar ve büyük miktarda asit veya serbest sıvı yer alır.  

🖥️ Bilgisayarlı tomografi Potansiyel malignite tanısı konulduktan sonra ultrason, evreleme veya takip görüntülemesi açısından duyarsızdır ve o zaman kontrastlı BT endikedir. Bu bölümde daha önce belirtildiği gibi, BT taraması bir kisti ve burulma dahil ilgili komplikasyonları tespit edebilir. Maligniteyi düşündüren BT bulguları kistik katı kitle, katı lezyonda nekroz, kalın, düzensiz duvarlı kompleks veya kistik lezyon ve asit, peritoneal metastaz ve lenfadenopati varlığıdır.  

⚠️Manyetik Rezonans Manyetik rezonans görüntüleme MRI, BT'den daha iyi yumuşak doku kontrastı sağlar ve birçok çalışmada benign adneksiyal kitleleri malign adneksiyal kitlelerden ultrasona göre daha iyi ayırt ettiği gösterilmiştir. Kullanımı genellikle kullanılabilirlik, maliyet ve inceleme süresi ile sınırlıdır. Hamile hastalarda veya ultrason veya BT'de şüpheli bulguları olanlarda MR düşünülmelidir.        

        

KAYNAKÇA: https://www.clinicalkey.com/#!/content/book/3-s2.0-B9780323757898000864?scrollTo=%23hl0000338 Rosen'in Acil Tıbbı: Kavramlar ve Klinik Uygulama Onuncu Baskı